Kimiyay Sabz Rafsanjan Sülfat Fabrikası Genel Müdürü Ali Basavand, Kimiyay Sabz Rafsanjan Holding’in basın birimiyle yaptığı röportajda, toprak tuzluluğunun ürünler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtti.
Basavand, “Toprak tuzluluğu suyun bitki tarafından emilimini azaltır ve bu durum, bitkilerin daha erken solmasına ve dolayısıyla büyümenin azalmasına yol açar. Ayrıca, topraklarda yüksek miktarda bulunan sodyum, klor ve bor gibi elementlerin bitki tarafından aşırı emilimi zehirlenmeye ve bitki gelişimi üzerinde yıkıcı etkilere neden olur. Tuzlu toprakların çözeltisinde bulunan klor gibi bazı iyonların yüksek yoğunluğu nedeniyle bitkiler, nitrat ve sülfat gibi hayati elementleri yeterince ememez. Bu olumsuz etkiler, toprak tuzluluğunun düzeltilmesi gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.” dedi.
Basavand, tuzlu toprakların düzeltilmesi için önerilen yöntemler hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Tuzların toprak çözeltisinden uzaklaştırılması için önemli yöntemlerden biri yıkama işlemidir. Bu yöntem, daha fazla sulama suyu kullanılarak çevrenin seyreltilmesi veya kök büyüme ortamındaki tuzların yıkanması şeklinde uygulanır. Uygun drenaj sistemine sahip arazilerde, drenaj kanallarının inşası ile suyun alt katmanlara yönlendirilmesi, yıkama işleminden sonra tuza dayanıklı bitkilerin seçilip ekilmesi ve özel ekim yöntemlerinin, örneğin sırtlarda ekim yapılarak tuzun tohum ve kök büyüme bölgesinde birikmesini azaltması gibi teknikler, tuzlu toprakların iyileştirilmesi için etkili yöntemlerdir.”
Toprağa organik maddeler eklenerek humus miktarının artırılmasının, toprağın kalitesini iyileştirdiğini, geçirgenliğini artırdığını ve daha iyi havalandırma ve yıkama sağladığını ifade eden Basavand, bu işlemin, bitkinin besin elementlerini daha iyi almasına yardımcı olduğunu belirterek, sulama suyunun sıcaklığını düzenlemenin de bu sürece katkı sağladığını söyledi.
Basavand, toprağın pH seviyesinin düzenlenmesi, sülfat ve kükürt içeren gübrelerin kullanılması gibi yöntemlerin de toprak tuzluluğunun iyileştirilmesinde etkili olduğunu vurguladı.
